Depresyon , kişinin akli ve fiziksel sağlığını olumsuz etkileyen, sürekli bir üzüntü, kaygı, endişe ve ilgi kaybına neden olan ciddi bir duygu durum bozukluğudur. Majör depresyon veya klinik depresyon olarak da adlandırılan bu durum, bireyin düşüncelerini, duygularını ve günlük yaşamını etkiler. Depresyon, sadece geçici bir mutsuzluk veya kişisel zayıflık olarak görülemeyecek kadar derin ve önemli; tedavi edilmesi gereken bir tıbbi durumdur.
Depresyonda olan kişiler, sıradan günlük işlerini yapmakta zorluk çeker ve bazen yaşamlarını sürdürme düşünceleri bireyin dünyasında anlamsız gelebilir. Bu psikolojik bozukluk, kişinin sadece ruh halini değil, aynı zamanda fiziksel sağlığını da etkileyerek baş ağrısı, mide rahatsızlıkları, uyku bozuklukları gibi çeşitli belirtilere yol açabilir. Sadece depresyon değil aynı zamanda diğer psikolojik rahatsızlıklarda da fiziksel durumlar görülebilir. Kişi sürekli yorgunluk hisseder, uykuya dalmakta veya uykuda kalmakta zorlanabilir, iştah kaybı veya aşırı yeme durumları oluşabilir. Depresyon, bu tür belirtileri nedeniyle bireylerin yaşam kalitesini olumsuz yönde etkiler.
Cinsiyetin Depresyon Üzerinde Etkileri
Kadınlarda depresyonun erkeklere göre iki kat fazla olması, erkeklerin belirtilerini alkol kullanımı ve değişik eyleme vurum davranışları şeklinde ifade etmesi, kadınların bu olanakları kullanamamaları, aynı stres etkeni karşısında daha yoğun belirtiler göstermesi biçiminde açıklanmaktadır. Diğer önemli bir açıklama da hormonal nedenlerle ilgilidir. Ayrıca kadınlarda gebelik, doğum, premenstrüel dönem gibi biyolojik ve psikolojik olarak depresyona yatkınlık yaratan ek özellikler vardır. Bu oranın kadınlarda yüksek olması kadınların depresyonu daha fazla yaşadığı için değil, sorunların üstüne düşüp daha yaygın bir şekilde psikolojik ve psikiyatrik yardım aramalarından kaynaklanmakta. Ayrıca hormonel değişiklikler, özellikle hamilelik, postportum depresyonu (doğum sonrası dönem) ve menopoz gibi dönemlerde bireylerin depresyon riskini artabilir.
Depresyona Neden Olan Faktörler
Depresyon nedenleri tam olarak belirlenemese de, bilim insanları bir dizi biyolojik, genetik ve çevresel faktörün etkileşimi sonucunda ortaya çıktığını düşünmektedir Aynı zamanda bu faktörler kişiden kişiye veya depresyon türüne göre de değişkenlik gösterebilir. Bu faktörler şunlardır:
- Genetik Faktörler: Depresyonun aile içinde görülme sıklığı, genetik bir yatkınlık olabileceğine işaret eder. Araştırmacılar, bu genleri tanımlama çalışmalarını sürdürmektedir.
- Beyindeki Değişiklikler: Depresyonlu kişilerin beyin yapılarında bazı farklılıklar gözlemlenir. Bu değişikliklerin depresyonun nedenleri ve tedavisi üzerine araştırmalar sürmektedir.
- Hormonal Denge: Hormonlardaki değişiklikler, özellikle hamilelik veya menopoz gibi dönemlerde depresyonu tetikleyebilir.
- Nörotransmitter Etkileşimleri:Beynimizdeki kimyasal maddeler olan nörotransmitterler, duygularımızı yönetir. Bu kimyasallar arasında dopamin, seratonin, asetil kolin gibi kimyasallar rol alır. Bu kimyasallardaki dengesizlikler, depresyonla bağlantılıdır.
- Madde Kullanımı: Alkol ve uyuşturucu kullanımı depresyon gelişimine katkıda bulunabilir.
- Kronik Hastalıklar ve İlaçlar: Kronik hastalıklar veya bazı ilaçların yan etkileri de depresyona neden olabilir.
Depresyon Tanısı Nasıl Konur?
Depresyon psikiyatride iyi tanımlanmış bir hastalıktır. Hastadan alınacak iyi bir geçmiş ile tanı konur. Ayrıca hekimler tarafından kullanılan depresyon ve birkaç psikolojik test ile teşhis konulur.
Yaygın anksiyete bozukluğu ile depresyon halk arasında karıştırılan, belirtileri benzer sorunlardı. Anksiyete bozukluğu kişinin durumla alakasız düzeyde normalden çok daha fazla endişeli ve kaygılı olma halidir. Bu durum kişinin günlük ve sosyal yaşantısınıetkiler. Duyulan kaygılar genellikle iş, sağlık, para yada aile ile ilgilidir. Yaygın anksiyete bozukluğunu depresyon ile karıştırmamak gereklidir.
Depresyonun Tedavi Yolları Nelerdir?
Yukarıda saydığımız belirtilerden birkaçı en az iki haftadır devam ediyorsa bir psikiyatriste başvurulmalıdır. Depresyon tedavisinde antidepresan tedavisi yanında psikoterapi uygulanır. Grup çalışmaları ve kişisel görüşmeler yapılır. Aile ve yakın çevreden gelen destekler de depresyon tedavisi için oldukça değerli ve önemlidir.
Bu yazımda bana yol gösteren ve desteklerini benden esirgemeyen Ayşe Nass’a şükranlarımı sunarım.
Kaynakça:
https://psikiyatri.org.tr/halka-yonelik/24/depresyon-konusunda-bilmek-istedikleriniz
https://www.florence.com.tr/guncel-saglik/depresyon
Avrupa’yı Mahveden Hastalık: Kara Ölüm (Veba) TIKLAYINIZ